11 Ocak

11 Ocak günü gerçekleşen astronomi, uzay ve havacılık alanındaki önemli tarihi olaylar hakkında kısa bilgiler:

1787 – William Herschel Uranüs’ün Titania ve Oberon iki uydusunu keşfetti. Titania 1578 km çapıyla Uranüs’ün en büyük, güneş sisteminin ise sekizinci en büyük uydusudur. Uranüs’ün etrafında 436000 km uzaklıkta dolanmakta. Karbondioksit, nitrojen ve metandan oluşan ince bir atmosfere sahip. Oberon ortalama 760 km çapında ve gezegenin ikinci büyük uydusu. Dış yüzeyinde çok sayıda çarpma krateri olan Oberon’un yörüngesinin yarı büyük ekseni 583,520 km. İki uydu da ismini William Shakespeare’in Bir Yaz Gecesi Rüyası isimli oyununda geçen karakterlerden alıyor. Titania, perilerin kraliçesi; Oberon ise perilerin kralı.

Yakından sadece 1986 yılında, Voyager 2 uzay sondası tarafından görüntülenmişlerdir:

11 Ocak günü doğanlar ve ölenler:

1926 – Sovyet albay, pilot ve astronot Lev Dyomin doğdu (ö. 1998)
1988 – Nobel Ödülü sahibi, Polonyalı-Amerikalı fizikçi ve akademisyen Isidor Isaac Rabi öldü (d. 1898)
1991 – Nobel Ödülü sahibi, Amerikalı fizikçi ve akademisyen Carl David Anderson öldü (d. 1905)
2012 – İranlı fizikçi ve akademisyen Mustafa Ahmedi-Ruşan öldü (d. 1980)
2012 – İngiliz astrofizikçi, astronom ve akademisyen Steven Rawlings öldü (d. 1961)

Satürn’ün uydusu Mimas

Satürn‘ün uydularından Mimas, William Herschel tarafından 17 Eylül 1789’da  keşfedildi. 396 kilometre çaplı gökcisminin en karakteristik özelliği şüphesiz sahip olduğu, boyutlarına göre devasa olan kraterdir. Uyduyu keşfinden ötürü, 160 km çaplı bu kratere Herschel adı verilmiştir. Kratere neden olan çarpışma o kadar kuvvetliydi ki Mimas’ın ölümden döndüğünü söyleyebiliriz.

Satürn’ün uydusu Mimas’ın bu karakteristik görüntüsü sıklıkla Yıldız Savaşları‘ndaki (Star Wars) Ölüm Yıldızı (Death Star) isimli savaş istasyonuna benzetilir. Meraklısına bir not: Ölüm Yıldızı, Herschel krateriyle eşit çapa sahip.

Mimas ve Death Star’ın boyutlarının karşılaştırması. Yaklaşık olarak oranlılar. Kaynak: Wikipedia görselleri. Görsel uygulama: AstroTürk

Uydu Mimas’ın özellikleri

Gökbilimciler Mimas’ın 4,5 milyar yıl önce Güneş Sistemi oluşurken ortaya çıktığını düşünmekte. Kaya ve su buzundan oluşan Mimas’ın kütlesi (Dünya’nın 6.3 milyonda biri), küresel bir yüzey yaratmaya ancak yetecek düzeydedir.

Uydu, Satürn etrafındaki yörüngesini 23 saatte tamamlıyor ve tıpkı bizim ayımız gibi kütle çekim kilidi sayesinde senkron hareket edip Satürn’e sadece bir yüzünü göstermekte. Aynı zamanda olağanüstü bir sallanma hareketi (librasyon) gerçekleştiren Mimas’ın yüzeyinin altında büyük bir okyanus olduğu düşünülüyor.

mimas-ve-saturn

Epliktik yörüngeye sahip olan uydunun Satürn’e ortalama uzaklığı 185.539 km (enberi: 181902 km, enöte: 189176 km). Bu uzaklık, bir uydunun çevresinde dolandığı gökcisminin çekim etkisiyle parçalanma eşiği sayılan Roche limitinin üzerinde kalıyor. Yani Mimas güvende.

Mimas, Satürn’ün en küçük ve gezegene en yakın olan küresel uydusu. Daha yakındaki Janus ve Epimetheus çifti küresel şekle giremeyecek kadar düşük kütleli iki gökcismi.

1980 yılında NASA’nın Voyager I sondası Mimas’ın ilk yakın çekim görüntülerini Dünya’ya gönderdi. Bunlar sayesinde Mimas’ın yüzey yapısı hakkında bilgi edinsek de her pikselin (fotoğrafı  oluşturan noktalar) 4-6 km alanı kapsadığı görüntüler oldukça düşük çözünürlüklüydü.

Satürn’ün diğer aylarında olduğu gibi Mimas’ın da daha detaylı görüntülerini, 2000’lerin başında görevine başlayan Cassini uzayaracına borçluyuz.

NASA Cassini Görevi

Yukarıdaki fotoğrafta yaklaşık 400 km çaplı küçük Mimas, 120.000 km çaplı Satürn’ün önünden geçerken görülüyor.

kaynaklar: bulutsu.org | wikipedia |

İlk Yayım: Kasım 16, 2016 22:50

Uranüs’ün halkaları

Satürn’ün ihtişamına yetişemese de Uranüs’ün de halkaları var. Uranüs’ün çevresinde halka gördüğünü ilk beyan eden kişi 1789’da William Herschel oldu. Bu halkalar çok sönük ve koyu olduğundan bilim insanları Herschel’in halkaları görmüş olabileceğinden pek emin değiller.

Uranüs’ün halka yapısı 10 Mart 1977’de James L. Elliot, Edward W. Dunham ve Jessica Mink tarafından keşfedildi.

1977’de keşfedilen Uranüs halkalarının Rick Sternbach tarafından yapılmış tasfiri.

Uranüs’ün kaç halkası var?

1978’de 9 halka tanımlandı. 1986 yılında ise bunlara Voyager 2 tarafından çekilen görüntüler sayesinde keşfedilen 2 halka daha eklendi. 2003-2005 yılları arasında, Hubble Uzay Teleskobu’nun çektiği fotoğraflardan 2 dış halka daha bulundu. Toplam 13 halkadan en içteki 38 bin km, en dıştaki ise 98 bin km yarı çaplı.

Voyager 2 tarafından görüntülenen Uranüs halkaları. Burdan yukardan aşağı delta, gamma, eta, beta ve alfa halkalarını görüyoruz.

Uranüs’ün halkaları oldukça karanlık. Işığın ancak yüzde 2’sini yansıtıyorlar. Organik madde içeren su buzundan oluşuyorlar. Büyük kısmını ince tozların meydana getirdiği halkalardaki daha büyük cisimlerin çapı 0.2-20 metre arasında değişiyor.

Bilim insanları halkaların yaşının 600 milyon yılı geçmediği görüşünde. Muhtemelen bir zamanlar Uranüs’ün yörüngesinde dolanan  birkaç uydunun çarpışma sonucu parçalanmalarıyla, faciadan arta kalan malzemeyle vücut buldular.

Uranüs’ün en büyük 4 halkasının, Hubble Uzay Teleskobu’nun yakın-kızılötesi kamerasına yansımış hali. Ayrıca gezegenin etrafında 10 uydusu görülmekte. Görüntünün renkleri Erich Karakoschka tarafından oluşturulmuş. 8 Ağustos 1998.

Kaynak: en.wikipedia.orgphotojournal.jpl.nasa.gov |

ilk yayımlama: Mart 11, 2018 9:06

NGC 521

NGC 521, Balina takımyıldızı sınırlarında bulunan, SBbc tipi çubuklu sarmal galaksidir. William Herschel tarafından 1785 yılında keşfedilmiştir.
Herschel keşfi sırasında 47,5 cm çaplı bir aynalı teleskop kullanmıştı. Gördüğünüz fotoğrafı ise Arizona Üniversitesi’ne bağlı gözlemevindeki yaklaşık 81 cmlik bir teleskoba bağlı bir CCD algılayıcılı kamera ile çekilmiş.

Bu uzak galaksinin görünür parlakılığı 11.7 kadirdir.

kaynak: tr.wikipedia | arizona.edu |

NGC 5713 ve NGC 5719 çifti

ngc5713-ngc5719

Başak takımyıldızında bulunan NGC 5719 – NGC 5713 çifti, kabaca 80 milyon ışıkyılı uzağımızda yer alan ve aralarında, gökada birleşmelerinin habercisi olan, kütle çekimsel etkileşim bulunan iki gökadadır.

NGC 5719, bakış açımızdan kenarından görülmekte olup diskinin çarpık şekli bize iki gökada arasındaki kütle çekimsel etkiyi anlatmakta. Özellikle bakmadıktan sonra yakalanamayacak kadar zayıf bir yıldız ve gaz akışı gökadanın birkaç yarıçapı mesafe boyunca uzanmakta. 87,4 milyon ışıkyılı (26,8 megaparsek) uzağımızdaki NGC 5719, İngiliz astronom William Herschel tarafından 1787 yılında 47,5 cm çaplı aynalı teleskopla keşfedilmiş.

NGC 5713’i ‘tepesinden’ izleyebiliyoruz. Tek kolu sarmal galaksideki bozulma, gökadanın merkezinde ve olağandışı biçimde tek bir sarmal kolu olmasıyla kendini gösteriyor.

İkilinin fotoğrafına dair detaylara buradan ulaşabilirsiniz.

Kaynak: planetary.org | wikipedia