8 Kasım günü gerçekleşen astronomi, uzay ve havacılık alanındaki önemli tarihi olaylar hakkında kısa bilgiler:
1968 – NASA Pionner 9 uzay sondası fırlatıldı. Aracın görevi Güneş’in rüzgarlarını, manyetik alanını ve kozmik ışınları araştırmaktı.
2006 – Mars Keşif Uydusu (Mars Reconnaissance Orbiter) HiRISE, Eberswalde kraterini görüntüledi. Krater iyi korunmuş bir deltada, 100 metre kalınlığında katmanlı kayalar içeriyor. Bu tortul birikinti düzinelerce sığ eğimli, değişken kalınlıklarda (1 ila 10 metre) farklı derecede parlak ve karanlık katmanlar içeriyor. HiRISE yüzey modelleri, bu katmanlardaki, göl tabanı çökelleri olarak yorumlanan yapıları ortaya çıkardı.
NASA/JPL/UArizona
2008 – Hindistan’ın ilk derin uzay görevi uzay aracı olan Chandrayaan-1, ay yörüngesine girdi ve Ay’daki su moleküllerinin keşfedilmesinde önemli bir rol oynadı. Ay’ın bu görüntüsü, yörüngede bulunan NASA’nın Ay Mineraloji Haritalayıcısı’ndan alındı.
ISRO/NASA/JPL-Caltech/Brown Univ./USGS
8 Kasım günü doğanlar ve ölenler:
1854 – İsveçli fizikçi ve akademisyen Johannes Rydberg doğdu (ö. 1919) 1656 – İngiliz astronom ve matematikçi Edmond Halley doğdu (ö. 1742) Halley tarihte ilk kez bir kuyrukluyıldızın yörüngesini hesaplayan insan oldu. Halley Kuyrukluyıldızı adını Edmond Halley‘den alsa da astronom Halley bu kuyrukluyıldızı hiç görmedi. Halley 1705’de 24 kuyrukluyıldızın yörüngelerinin kataloglarını yayınladı. Hesaplamaları 1531, 1607 ve 1682 yıllarında gözlemlenen kuyrukluyıldızların çok benzer yörüngelere sahip olduğunu ortaya koyuyordu.
Halley Kuyrukluyıldızı’nın 1986’da yakalanan bir görüntüsü. Görsel: NASA
1923 – Nobel Ödülü sahibi, Amerikalı fizikçi ve mühendis Jack Kilby doğdu (ö. 2005) 1947 – Amerikalı doktor ve astronot Margaret Rhea Seddon doğdu 1948 – Amerikalı deniz albay ve astronot Dale Gardner doğdu (ö. 2014) 2006 – Avusturyalı fizikçi ve akademisyen Hannspeter Winter öldü (d. 1941) 2009 – Nobel Ödülü sahibi, Rus fizikçi ve astrofizikçi Vitaly Ginzburg öldü (d. 1916) 2013 – Amerikalı fizikçi, matematikçi ve akademisyen William C. Davidon öldü (d. 1927) 2015 – Avustralyalı-İngiliz gökbilimci ve akademisyen Rod Davies öldü (d. 1930)
Halley Kuyrukluyıldızı veya Halley’in Kuyrukluyıldızı (Halley’s Comet) yüzyıllardır bilinen ve tarih boyunca en çok gözlemlenen kuyrukluyıldızdır. Gezegenlerarası bir uzayaracı ile yakından incelenen ilk kuyrukluyıldız olmuştur aynı zamanda.
Güneş’ten 35 astronomik birim uzaklaşan kuyrukluyıldızın yörüngesinin yıldızımıza en yakın geçiş mesafesi 0,586 AB. Halley’in bu yörüngeyi tamamlayıp gerçekleştirdiği geçişleri ortalama 76 yıl sürüyor, ancak kütleçekim etkileri periyodu 74.5 ile 79 yıl arasında oynatabiliyor.
Diğer kuyrukluyıldızlar gibi Halley de bolca su buzu ve tozdan oluşan kirli bir kar topuna benziyor. Güneş Sistemi’nin merkezine yaptığı her yolculukta, yıldızımızın yaydığı ısı sebebiyle yüzeyindeki su buharlaşarak kuyruğunu oluşturuyor. En sonunda tüm kütlesini kaybetmesi kaçınılmaz.
Halley Kuyrukluyıldızı
Dünya’nın yörüngesi her yıl Halley’in yörüngesiyle iki defa çakışır ve geçmişte kuyrukluyıldızdan kopan molozlar bu noktalarda Dünya’nın atmosferine girer. Bu sayede, Mayıs’ın ilk günlerinde Eta Aquarid göktaşı yağmuru, Ekim’in sonlarında da Orionid göktaşı yağmurları yaşanır. Halley’in bir sonraki gösterisi 2061 yılında gerçekleşecek. O zamana kadar kim öle kim kala diyorsanız, en azından Halley’den arta kalanlarla oluşan bu göktaşı yağmurlarının tadını çıkarabilirsiniz.
Halley kuyrukluyıldızının ‘keşfi’
Adını Edmond Halley‘den alsa da astronom Halley bu kuyrukluyıldızı hiç görmedi. Halley 1705’de 24 kuyrukluyıldızın yörüngelerinin kataloglarını yayınladı. Hesaplamaları 1531, 1607 ve 1682 yıllarında gözlemlenen kuyrukluyıldızların çok benzer yörüngelere sahip olduğunu ortaya koyuyordu.
Halley bu üç gökcisminin aslında 76 yılda bir geri dönen tek bir kuyrukluyıldız olabilieceği fikrini ortaya attı. 1758 yılında bir daha geleceğini iddia etti. Ne yazık ki 1742 senesinde hayatını kaybeden ünlü gökbilimcinin ömrü iddialarının doğrulandığını görmeye yetmedi. Buna karşın kuyrukluyıldız 1758’in sonuna doğru ortaya çıktı, Güneşe en yakın konumuna 1759 Mart’ında ulaştı. Bundan sonra da gökbilimcinin anısına Halley ismi verildi.
Milattan Önce 467-466 yıllarında Yunan astronomlarca gözlemlendiği iddiası olsa da genel olarak ilk kez MÖ 240 yılında Çinli astronomlarca kayıtlara geçtiği kabul ediliyor.
MÖ 167 ve 87 yıllarında döndüğünde muhtemelen Babillilerin kayıtlarına da girdi.
Tarhihi boyunca Dünya’ya en yakın geçişini 10 Nisan 837 günü gerçekleştirdi. O gün gezegenimizden sadece 6 milyon km uzaktaydı.
1301’deki geçişi, İtalyan ressam Giotto’nun 1305 civarında “Üç Kralın Tapınışı” eserini yaparken, tablodaki Bethlehem Yıldızı formuna ilham vermiş olabilir.
İtalyan ressam Giotto tarafından yapılan Üç Karlın Tapınışı isimli tabloda görülen Bethlehem Yıldızı’na Halley kuyrukluyıldızı ilham vermiş olabilir.
1910 yılında Dünya, Halley’in milyonlarca kilometre uzunluğundaki kuyruğunun içinden geçti. O devirde insanlar atmosfere karışacak zehirli maddelerin etkisiyle panik yaşasalar da herhangi bir etki görülmedi.
Halley Kuyrukluyıldızı 1910’daki geçişinde ilk kez fotoğraflandı. Prof. Edward Emerson Barnard @ Yerkes Observatory.
Uzay Çağı’nda Halley kuyrukluyıldızı araştırmaları
Halley’in 1986 yılındaki bir sonraki gelişinde bilim insanları artık araştırma için uzay teknolojisine sahipti. Teknolojiye sahip her ülke adeta kuyrukluyıldızın peşine düştü ve birkaç uzayaracı Halley’in yakınına gönderildi. Bu araçlar ilk defa bir kuyrukluyıldızdan örnek alıp analiz etti. Aynı anda çok güçlü teleskoplar yeryüzünden gözlem yaptı.
Sovyetler’in gönderdiği Vega 1 sondası, 4 Mart 1986’da çekirdeğinin o zamana kadar ki ilk görüntülerini kaydetti. 6 Mart’ta yakın geçişini yapan Vega 1’i 9 Mart günü Vega 2 takip etti.
14 Mart günü Avrupa Uzay Ajansı’nın Giotto uzay sondası kuyrukluyıldız çekirdeğinin çok yakınından geçerek örnek almayı başardı.
Halley Kuyrukluyıldızı’nın çekirdeği. 📷: ESA’nın Giotto uzay sondası.
Japonlar da gayrıresmi olarak Halley Armadası olarak anılan, Suisei ve Sakigake uzayaraçlarını gönderdi.
Amerikalılar da gözlem için iki uzay mekiği görevi planlamışlardı, ancak ilk uçuş Challenger faciası yaşanınca bu görevler gerçekleştirilemedi.